14 Ağustos 2010 Cumartesi

Boğazda Sahur Keyfi ..


Aslında böyle bir planımız yoktu başta.. Beraber iftar yaptıktan sonra biraz takılmak ve ayrılmaktı niyetimiz.. Önce İstinye Belediye tesislerinde iftar, sonra Sarıyer ramazan etkinlikleri, ardından tüm İstinye-Beşiktaş arasını arabayla sahil boyunca turlamak ve en sonunda binbir zahmetle bulduğumuz park yerine oldukça yüklü bir miktar bayıldıktan sonra son durağımız muhteşem köy kahvaltısı servisi olan Kale kafe... Boğaza karşı gecenin bir yarısı taze çaylarımızı yudumlayarak sohbetimizi yaparken boğazın serin esintilerini hissetmek... Ve tabi boğazın kendine has o kokusu da cabası. Zaman ilerliyor, sohbet koyulaşıyor, biz sahur vaktinin geldiğinin bile farkında değiliz. Orada gecenin ikisine kadar oturduktan sonra sahur yapmadan ayrılmak olmaz. İşte kusursuz köy kahvaltımız geliyor: peynirler, börekler, sucuklu yumurta, bal kaymak ve sınırsız çay... Hava da iyiden iyiye serinliyor, biraz daha kalırsak iftarı da orda yapmak zorunda kalıcaz :) Nihal'le ablasını evlerine bıraktıktan sonra evimizin yolunu tutuyoruz ve dokuz saatlik İstanbul boğazında bir iftar masalı olarak aklımızda kalan maceramızı sona erdiriyoruz. Son olarak şunu diyebiliriz ki eğer kıskandıysanız buyrun gelin bu organizasyonu sizlerle de yapalım, İstanbul'un muhteşem boğazının güzelliklerini sizlerle de yaşayalım...

Written by Abdülkerim.. :)

10 Ağustos 2010 Salı

İkinci Askerimiz..


Bugün kendisinden aldığımız bilgilere göre Emre 'nin askerliği Angara/Polatlı Topçu Alayı 'na çıkmıştır.. Askerliğini uzun dönem yapacaktır.. 12.08.2010 Perşembe günü saat 17:00 ye kadar da birliğine teslim olması gerekmektedir.. Hayırlı ve huzurlu olsun askerliğin.. Orda da resimdeki gibi mutlu olursun İnşallah Emrecim..

Tez git, tez gel.. :)